13 Şubat 2017 Pazartesi

Büyük, Küçük ve Orta Boy Balık Krakerler

   Geçenlerde aklıma gelen ve epey ilgimi çeken bir konuyla geldim bugün.

   Şöyle ki; farklı olan her zaman dışlanır mı? Bazen de kendilerinden farklı olanı yüceltir insanlar.

   Demem o ki insanlar garip varlıklar, ben Fasulye olduğum için bunun dışında kalıyorum.

   Bazen kendilerinden farklı ve azınlıkta olan kişi yahut kişileri dışlar, ötekileştirme berikileştirme türünden her türlü işlemi üzerlerinde uygularlar.



   Bazense tuhaf bir şekilde (tuhaf kelimesini çok severim, burada kullanmaktan vazgeçtim, başa sarıyorum)…

   Bazense ilginç bir şekilde kendilerinden farklı olan azınlıktaki kişi yahut kişileri yüceltir, onlara bir üstünlük bahşeder ve kendilerini daha alçak görürler.

   Uzun lafın kısası, insanlar gariptir blog. Neye göre kendilerini birilerinden üstün ya da birilerini kendilerinden üstün görürler ki?


   Mesela bir topluluk düşünelim. Bu topluluk tamamen turuncu renkli insanlardan oluşuyor. Sonra bir gün aniden aralarına pembe renkli insanlar geliyor. Onlar da bu pembe renkli insanları kendilerinden farklı oldukları için hor görüyorlar ve kendilerini üstün ırk addedip pembe insanları köleleştiriyorlar.



   Onlar yaşamaya devam ederken bir gün aniden mavi renkli birkaç insan geliyor. Turuncu renklilerse daha önce hiç mavi insan görmedikleri için onların kendilerinden üstün bir ırk olduğuna inanıp mavi insanlara biat ediyor.



   Sonra o merak uyandırıcı soruyla karşı karşıya kalıyoruz: Pembe ve mavilerin arasındaki fark neydi ki bir taraf köleleştirilirken diğer taraf yüceltildi?

   Ben bu konuda tek etkenin turuncu insanlar olmadığını düşünüyorum. Belki pembe insanlar ilk geldiğinde biraz muhtaç ve sefil bir görüntü çizdi, o yüzden turuncu insanlar da rahatça sömürebildi. Ya da maviler soylu insanlarmış gibi davrandı ve böylece turuncular kendi içlerinde bir eziklik hissetti. Yani pembelerin ya da mavilerin davranışları turuncuların içindeki ‘üstünlük kurma’ ve ‘boyun eğme’ şeklindeki içgüdüleri ayrı ayrı uyardı.

   Mesela beyaz adam Latin Amerika’ya gittiğinde yerli halkın beyaz adamı efsanelerindeki ‘Tanrı’ imgesiyle bağdaştırması beyaz adamın onları daha rahat sömürmesine olanak sağlamamış mıdır? Elbette suç yerli halkın demiyorum ama beyaz adamın işini biraz olsun kolaylaştırdıkları da bir gerçek.

   Belki de bu tamamıyla insan psikolojisiyle alakalı bir durumdur. Küçük balığı ye, büyük balığa boyun eğ ve böylece hayatta kal! Bahsettiğim balık balık kraker olsun, karnım acıktı.



   Başka bir örnek verecek olursam, herkesin akıllı telefon kullandığı bir ortam düşünün: günümüzde neredeyse her yer. Buraya eski tip bir cep telefonuyla giren kişi dışlanacağı kaygısıyla bu telefonu saklamaya çalışır, kullanırken olabildiğince görünmez olmaya çabalarsa o kişiyi dışlamak için bir gayret sarf etmeye bile gerek kalmaz. Ama eski tip cep telefonuna sahip olan kişi telefonunu normal bir şekilde kullanıp laf atmak isteyenlere de teknolojinin kendisine değil, kendisinin teknolojiye üstünlük kurduğunu, teknolojinin kurbanı olmadığını söylerse akıllı telefonu olan kişilerin utanmasına bile neden olabilir.



   Bizden farklı kimselerin bulunduğu bir duruma girerken içimizi şöyle bir yoklamalıyız belki de, acaba biz onlardan farklı olmaktan içten içe utanç duyup onların bizi dışlamalarına zemin mi hazırlıyoruz!

   Bu da böyle bir düşünceler silsilesi işte… Bu arada insanlar garip, fasulyeler tuhaftır, bunu unutmayınız lütfen.

   Selametle…
Share:

14 yorum :

  1. Iyhhh hic sevmem üstünlük taslanmasını.Hepimiz topraktan olduk birde hepimiz kibarca tuvalete gidiyoruz 😃 senin benden ne üstnlügn olabilir ki ? Haha 😃

    YanıtlaSil
  2. Neden insanlar üstünlük taslıyor ya da eziliyorlar ki?Sevmiyorum bu durumu.Herkes beraber yaşamalı.
    Çok güzel bir yazı Fasulye.Düşündürücü.İnsanlar tuhaf,insanlar garip gerçekten.
    Sevgileer :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürleer :) İnsanlara rahat batmış galiba :D

      Sil
  3. Blogunuza yeni geldim Fasulye Hanım :)) Gerçekten çok tatlı bir blog,yazılarında ayrı bir hava var çok sevdim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çook teşekkür ederrim @_@ Kendimi övmek gibi olmasın ama fotosentez yapabildiğimden birazcık fazla oksijenli olabilir benim bloğum >P

      Sil
  4. Ay sanki içimi okudun sevgili fasülye :D ama tabi senin anlatımın tabisi de çok özel ^^ Birde bir şey diyim mi , var ya ben telefon kullanmıyorum yani dediğin şeyi aynen yaşıyorum telefon kullanmadığımı öğrenince ilk bana acıyorlar sonra dünyaya zararlarından bahsedip kendim kullanmak istemediğimi anlatınca düşünceleri değişiyor :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yoksa farkında olmadığım psişik güçlerim mi var O_o Ben de akıllı denen telefonlara çok kısa bir süre önce geçtim ama sinek oyunu bile yok bunlarda yahu >_<

      Sil
  5. ırkçılık, ayrımcılık, düşmanlık taslama, üstünlük taslama. bunlar insanlığı ve insan sevgisini öldüren şeyler. ne de güzel anlatmışsın ellerine sağlık. bu arada mimledim seni haberin ola :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mimlendiğimi yeni öğrendim >_< Teşekkür ederiim :D

      Sil
  6. konuyu farklı bir boyuttan özetlemişsiniz, sayfanızı yeni farkettim, bende beklerim...
    sevgiler..

    www.blogdakicin.blogspot.com

    YanıtlaSil
  7. ayyy sen abur cubur yerken böyle felsefeler mi geliyo aklınaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yemek yemek işte böyle muhteşem bir şey Deep :D

      Sil

Bu bloğun tüm hakları pamuğa ekilmiş bir fasulye tohumunun içinde saklıdır. Blogger tarafından desteklenmektedir.